Bilindiği gibi yılanlar,kuvvetli bir zehir barındırır.Hatta yılan deyince hemen hemen herkesin aklına ''zehir'' gelir.Fakat istatiksel verilere bakınca 2000-3000 yılan türünün arasından sadece 500-600 kadar türün zehirli olduğunu görürüz.Bu da %25 civarı eder ve aslında ''yılanlar genel olarak zehirsizdir'' denebilir.Bu yanlış fikride kafamızdan aşındırdıysak şimdi yılanlar hakkında ki bilimsel özelliklere göz atalım.
Yılan;latince ''Serpentes'' olarak adlandırılır.Pullular takımına ait,etçil sürüngenlerdirler.Ayaksız kertenkeleler ile aynı takımda olan yılanlar,dış kulaklarının ve göz kapaklarının olmayışıyla farklılık gösterir.Takımındanda anlaşılabileceği gibi tüm yılanların derisi pullarla kaplıdır.
Vücut şekillerinden ve davranışlarındanda anlaşılabildiği gibi,yılanlar kendi şartlarına müthiş bir adaptasyon sağlamış hayvanlardır.Ayakları olmadığından dolayı,gövdelerinde sürünmeyi kolaylaştıran binlerce sayıda kas bulunur.İskeletleri son derece fazla eklem bulundurur ve vücutları aşırı derecede esnektir.Yılanların özellikle kafa iskeletleri benzersizdir.Çiğneme ve parçalama yetenekleri olmayan yılanlar avlarını tüm olarak yutmak zorundadır.Bu yüzden çene kemikleri buna göre evrilmiştir.Üst ve alt çeneyi birleştiren eklemleri bulunmaz.Bu sayede çene,boylamda 180 derece açıldığı gibi ayrıca boylamasınada %100 oranında genişler.Alt çene kemiği diğer hayvanlarda olduğu gibi ortadan birleşik değildir.Yani bu da demek oluyorki yılan,avını yutarken alt çenesinide enine dğru genişletebilir.Bu çene özellikleri yılanlara kendi ağırlıkları kadar avları yutabilmelerini sağlar.Ayrıca yılanlar avlarını yutarken,soluk borularının ucunu, tıpkı bir şnorkel gibi dışarı çıkarabilir.Bu sayede yutma esnasında nefes alabilmeleri sağlanır.
Yılanların iç organlarıda enlemesine değil,boylamasına sıralanır.Mesela böbrekler yılanlarda üst üstedir.Bu da yutulan besinin yılanın iç organlarına baskısının minimal seviyeye çekilmesi için sağlanan adaptasyonlardan biridir.
Yılanlar antartika,kutup bölgeleri hariç dünyanın her tarafında görülebilir. Boyut olarak çok farklılık gösterebilirler.10 cm'den 10 mt'ye kadar değişebilen uzunluğa sahiptirler.Fakat genel olarak 1-2 metre arası olurlar.Yılanlar koku alma işlemini dilleriyle yaparlar.Havadaki kimyasal değişimleri çok rahatlıkla algılarlar.Hatta öyleki zehirli bir yılan,zehirledikten sonra kaçan avını,avındaki kendi zehrinin kokusunu alarak bulur.O yüzden avlarını ısırıp zehirlerini zerk ettikten sonra ısırmayı bırakıp avın kaçmasına izin verirler.Maksat enerji tasarrufudur.Fakat uçan avlarını ısırdıktan sonra bırakmazlar.Uçup gitmesin diye.Ayrıca yılanlar kulakları yokmuş gibi görünsede çeneleriyle kulakları arasında kemik bağlantısı olduğundan toprakdaki sarsıntıları duyabilirler.
Zehirli Yılanlar:Yukarıdada bahsettiğim gibi yılanların sadece %25'si zehirlidir.Bu zehirler zehir salgı bezlerinden üretilip özel olarak evrilmiş 2 içi boş dişten enjekte edilir.Zehirli yılanlar zehirsiz yılanlardan evrilmiştir.Bunun mantığıda basittir.Zehirli yılanlar genellikle ufak ve güçsüz olduklarından,ayrıca ayak gibi uzuvlarıda bulunmadığından hem kendini savunma,hemde avlanabilme becerisini arttırabilmek için evrilerek zehir kazanmıştır.
Bir yılanın insan için tehlike oluşturabilmesi için şu 4 kritere bakılır.
1)Saldırganlık:Yılanlar genelde ne kadar zehirli olursa olsun,insan görünce genelde kaçmayı yeğler.Fakat aşağıda bahsedeceğim bazı yılanlar insan gibi potansiyel bir tehlikeyle karşılaşınca kaçmak yerine saldırmayı yeğler.O yüzden zehirden çok yılanın saldırganlık potansiyeli önem arz eder.
2)Zehir gücü:Yılanlar arasında bir ısırıkta insanı dakikalar içerisinde öldürebilecek türler mevcuttur.Özellikle bu yılanlardan uzak durmak en hayrınıza olanıdır.
3)Zehir miktarı:Zehir her ne kadar kuvvetlide olsa yılanın bir ısırıkta verdiği zehir miktarıda önemlidir.Bazı yılanlar zehirinin kuvveti azda olsa bir ısırışta müthiş dozda zehir enjekte eder,bazılarıysa çok kuvvetli zehre sahipken az miktarda zehir boşaltır.
4)Saldırı menzili:Bazı yılanlar vücut uzunlukları kadar saldırı mesafesine sahiptir.Bu,yılanın saldırısından kaçabilme şansınızı bir hayli azaltır.
Yılan zehri çeşidine göre 2'ye ayrılır.
Nörotoksin :Sinirsistemini etkileyen,genelde felç ve ölüm getiren zehir tipidir.Bu tür zehire genelde kobra ve mercangiller sahiptir.
Hemotoksin:Kan dolaşımını etkileyen,genelde kangren ve akıbetinde ölüm getiren zehir tipidir.Genelde engerekgillerde ve çıngırakgillerde bulunur.
Yılan zehrinin öldürücü kısmı; enzimatikden ziyade protein ve peptin yapıdaki maddelerdir.Bu maddeler zehrin 100 de 1'lik bir kısmını oluştursada zehrin tamamının %99'luk zehirleme kısmını gerçekleştirir.
Zehir vücutta 2'yolla yayılabilir.
1)Kan yoluyla:Bu yoldan yayılma genelde damar içine enjekte edilen zehir ile olur.Fakat bu çok düşük bir olasılıktır.Bu yolla yayılan zehir dakikalar içinde ölüm getirebilir.
2)Lenf yoluyla:Genelde zehir vücut içine bu yolla dağılır.Yavaş işleyen bir zehirlenme türüdür.Vücut ne kadar hareket ederse yayılma o kadar hızlı olur.Hatta lenfden kana geçerse ölüm oranı kat ve kat artar.
İnsanlar için çok tehlikeli zehirli yılanlar;
Engerekgiller:Zehir ve saldırganlık konusunda en üstün yılan olmamasına rağmen bu tür yılanlar genelde insanların yaşadıkları bölgelerde yaşayabildiğinden,yılda en fazla insan ölümüne neden olan yılanlardır.
Engereklerin en zehirlisi 'Boynuzlu Engerek' |
Kral Kobra:En uzun zehirli yılandır.4.5-6 metre arası boya sahiptirler.Kral kobraların zehirlerinin toksik kuvveti son derece yüksektir.Fakat bir dozda az miktarda zehir enjekte eder.Buda öldürücülüğü bir nebze azaltmış oluyor.Ayrıca zehirlerini dişlerinden 1.5-2 metre püskürtebilirler.Bu zehrin göze gelmesi durumunda körlüğe kadar gidebilen göz sorunları yaşanabilir.Bu kadar ölümcül olabilen bu yılanın iyi yanı genelde saldırganlığı seçmemesidir.Yinede çok dikkat edilmesi gereken bir yılan türüdür.
Taipangiller:Bu yılan türü dünyadaki en zehirli yılan türüdür.Kobradan 100 kat daha zehirlidirler.Fakat saldırgan değildirler ve üzerine basılmadığı yada tahrik edilmediği sürece insana saldırmazlar.
Zehirsiz yılanlar:Genelde avlarını boğarak öldüren iri ve güçlü yılanlardır.Avlarını canlı bir şekildede yutabilirler.Bu tür yılanların en bilinenleri boa ve anakondalardır.Anakondalar dünyadaki en büyük yılanlardır.Boyları 6 metreden 10 metreye kadar değişir.Kendi habitatlarında doğal düşmanları yoktur.Suda çok iyi yüzebilirler ve geyikten,timsaha kadar çoğu büyüklükteki hayvanı boğup yutabilirler.İnsanları bile avlayabilirler.Fakat yılan büyük bir avı yuttuğunda çok enerji kaybeder ve ağırlıktan dolayı hareket edemeyebilir.Ve ordan geçen başka bir yırtıcıya kendini sunmuş olur.O yüzden genellikle böyle bir riske girmek istemezler.Bu tür zehirsiz yılanların en sevdiği avlar diğer yılanlardır.Çünkü yılanların kolları ve bacakları olmadığından yutması kolaydır.Ayrıca yılan zehirine karşıda bağışıklılıkları vardır.Dünya üzerinde nasıl kemirgenlerin sayısını zehirli yılanlar dengeliyorsa,zehirsiz yılanlarda zehirli yılanları yiyerek sayılarını dengede tutarlar.Tabi bu dengeyi birileri bozmadığı sürece...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder